Yıllardan beridir Kürt halkının belleklerini tazeleyerek yaşadıkları acıların asıl nedeni devletsizlikleri ve statüsüzlükleridir. Kimsesizlikten başka hiçbir suçları olmayan 33 Kürt kardeşimizin 1943 yılının 30 Temmuz’unda Van ilinin Özalp ilçesinde katledilmesi unutulmaz acılarımızdan biridir.
Şiirlere, türkülere de konu olan 33 kurşun olayı; “hayvan kaçakçılığı” iddiasıyla, bir gece yarısı evlerinden toplatılan, aralarında biri kadın ve 11 yaşında erkek çocuğunda bulunduğu 33 yoksul Kürdün sorgusuz, sualsiz bir şekilde jandarma bölge komutanı Orgeneral Mustafa Muğlalı’nın keyfi emriyle iki müfreze tarafından Seyfo Deresi denen yerde katledilmeleridir. Utanç kaynağının yeri Seyfo Deresi belleklerde yer etmemesi için hala devletçe izin verilmeyen yerler arasındadır.
Seyfo Deresi’nde silahlarla taranarak katledilenlerin seslerine ve çığlıklarına tanıklık eden ve bu acıları zihinlerinde 76 yıldır taşıyan halkımızın acılarını acılarımız bilerek onlara baş sağlıyı diliyor, yitirdiğimiz canların önünde saygıyla eğiliyoruz.
Sorgusuz ve sualsiz bir şekilde 33 insanımızı katletme emri veren Muğlalı’yı lanetlerken, Türkiye Cumhuriyeti devleti için en büyük utanç kaynağı olan bu hadiseden gerekli dersler çıkarılması yerine yıllar sonra, 33 Kürt köylüsünü katleden kışlaya Mustafa Muğlalı Kışlası adı verilerek M. Muğlalı’ya iadeyi itibarda bulunulmasını kınayarak asla unutmayacağımızı bir kez daha hatırlatıyoruz.
Kürdistan Komünist Partisi
