Yıl 1978 sonu, Maraş’ta, daha sonra diğer birçok ilde benzer katliam denemelerinin yapılacağı bir katliam gerçekleştirildi. Alevi halkımızın şahsında sol, demokrat, ilerici güçlere karşı kapsamlı bir saldırının fitili Maraş’ta ateşlendi.
Katliam fitilini ateşleyen, yüzlerce insanımızı katleden, yaralayan, ev-işyerlerini yakıp yıkarak Alevi halkını kitlesel göçe zorlayan, öyle ki insanların cenazelerini bile kaldırmalarına izin vermeyen ya da vermeyenler kimdi/kimlerdi?
Olayları çıkaran, katliamları yapan görünür güç ülkücü faşist gruplardı. Ancak bu ülkücü çetelerin arkasında duran ve katliamın asıl planlayıcısı olan, Türk derin devleti ile CİA idi. Afganistan-Pakistan-İran “Yeşil Kuşak” halkasına Türkiye’de dahil edilerek SSCB’nin güneyini, Afganistan’dan Türkiye’ye uzanan bir kemerle çevirme planıydı. Buna giden yolda önce sıkıyönetim sonra askeri darbeye zemin hazırlama arayışıydı. Öyle de oldu. Maraş katliamı ardından önce Sıkıyönetim ilan edildi ve kapsam alanı genişletildi, sonra 12 Eylül 1980 askeri faşist darbesi yapıldı.
Katliam planının asıl sahibi, Türk kontrgerilla ve CİA olduğu için, katliamın vurucu gücü olarak kullandıklarını önce tutuklattılar ancak verilen cezalar ya kimi nedenlerle hafifletildi ya da ertelenerek katillerin tümü salıverildi hatta çeşitli biçimlerde ödüllendirildiler.
CIA’nın “Yeşil Kuşak” hedefine Türk derin devletinin Türk İslam sentezi önündeki engellerden bir olan Alevi halkımızı ezme-sindirme hatta tasfiye etme hesapları örtüşünce Maraş’ı Çorum vb. illerdeki katliam adımları izledi.
Dün Maraş’ta yapılanın bir benzeri tehlike ile Alevi halkımızın yanı sıra Kürt halkı bir bütün olarak yüz yüzedir. Maraş’ta yapılanın daha beterini Sur, Cizre, Şırnak’ta… halkımıza yaşatıldı. Bununla da yetinmeyen rejim kayyım atamalarıyla, belediye başkanları ve siyaset kadrosunun tutuklanmasıyla saldırılarını sürdürmektedir.
Bütün bunlara karşı tek çıkış yolumuz var. Önce Kürdistan’da geniş ulusal demokratik birliği yaratmak ikinci adım Türkiye demokrasi güçleriyle ortak mücadeleyi geliştirmek. ÖSP’nin Diyarbakır’da düzenlediği Konferansın geniş ulusal demokratik güçlerin birliği yolunda güçlü bir ön adım olması dileğiyle bunun için çabalayalım.
Maraş katliamını lanetliyoruz!
21.12. 2016
Özgürlük ve Sosyalizm Partisi
