
Heyet Tahrir el-Şam (HTŞ) yönetiminin önce Alevi toplumuna, ardından Dürzi halkına yönelik başlattığı katliam operasyonlarını en güçlü biçimde kınıyoruz. Bu insanlık dışı saldırılar, bölgemizdeki yıkımın ve acının derinleştiğini göstermektedir.
Tarih bize defalarca göstermiştir ki, halklar ve inançlar bahçesi olan Ortadoğu’da “tek devlet, tek din, tek dil, tek millet” politikaları, katliam, soykırım, asimilasyon, bitmek bilmeyen acı ve gözyaşından başka hiçbir sonuç getirmemiştir.
Görüyoruz ki dünün IŞİD’i, bugünün HTŞ’si de aynı tekçi ve yıkıcı politikaya sarılmıştır. Kuşkusuz, bu durumun arkasında, kendisini Şam’da iktidara getiren ABD ve Türk devletinin verdiği icazetler yatmaktadır. Oysa daha önce iktidarda olan Laik Baas rejimi de benzer politikaları uygulamış ve sonunda tarihin çöplüğünde yerini almıştır. Aynı politikalarda ısrar eden Şeriatçı Colani ve HTŞ de kaçınılmaz olarak aynı sonla yüzleşecektir.
Türk devletinin, HTŞ’nin Dürzilere ve Alevilere yönelik katliamlarına sessiz kalıp, İsrail’in HTŞ yönetimine saldırmasını kınamasını ciddiye almıyoruz. Tıpkı her gün Filistinlileri katleden İsrail’in, HTŞ’nin Dürzi topluma dönük saldırısını bahane ederek Şam ve Dera’yı bombalamasını ciddiye almadığımız gibi. Her gün Gazzelilerin kanına giren İsrail’in bu bahaneleri inandırıcı olmaktan çok uzaktır.
Tüm Ortadoğu’da gerçek barış ve huzurun yolu, bütün halkların ve inançların kendi dillerini özgürce konuşabildiği, inançlarını yaşayabildiği, kimliklerini koruyup anayasal güvence altına alabildiği Adem-i Merkeziyetçi yönetimlerden geçmektedir.
Kürdistan Komünist Partisi olarak, yoksul tüm Ortadoğu halklarını, kendilerini birbirine düşman eden küresel ve bölgesel güçlere karşı birleşmeye ve ortak mücadeleye çağırıyoruz.
17.07.2025
Kürdistan Komünist Partisi – KKP