Genel başkanımız Sinan Çiftyürek İsviçre’de yapılan KKP/ÖSP İsviçre toplantısına bir mesaj gönderdi. Mesaj metninin tamamı aşağıdadır…

KKP/ÖSP İŞVİÇRE TOPLANTISINA / SİNAN ÇİFTYÜREK

Değerli yoldaşlar!

Öncelikle Toplantınızı ÖSP adına selamlıyoruz. Başarıyla geçmesini diliyor ve geçeceğine de yürekten inanıyoruz. Bugün yaptığınız İsviçre Toplantısının daha sonra yapılacak Avrupa/Yurtdışı Konferansının güçlü bir hamlesi olmasını diliyoruz! İsviçre’deki yoldaşların da toplantının böyle bir misyonu olduğunun bilinciyle davranacağına da inancımız tamdır.

Yoldaşlar,

Toplantınıza iki nedenle gelemedim. Birincisi teknik bir meseledir. İkincisi ise biliyorsunuz 25 Eylül’e kadar Ülke de yoğun bir kampanya var önümüzde. Yani beş partinin oluşturduğu ve 12 sivil kurum ile bağımsız şahsiyetlerin de desteklediği Kürdistan’ın bağımsızlık referandumunu desteklemek amacıyla sürdürülen çalışmalardır. Bu kampanya iki ayı aşkın bir süre tüm faaliyetimizin merkezini oluşturacaktır.

 

Yoldaşlar,

Bugün Ortadoğu’da siyasal gelişmelerin odağında bağımsızlık referandumu bulunuyor.

Hem Kürdistan hem de bölge düzeyinde siyasetin gündemini Güney Kürdistan’ın bağımsızlık referandumu oluşturuyor. Herkes yani ister desteklesin ister karşı dursun bu referanduma kilitlenmiş durumda. Bizde ÖSP olarak bağımsızlık referandumunu sadece desteklemiyoruz aynı zamanda lehinde aktif bir politik kampanya geliştiriyoruz. Biliyorsunuz, “Bağımsızlık Referandumunu Destekleme İnisiyatifi”, ÖSP’nin de içerisinde yer aldığı beş parti tarafından kararlaştırılan ve 12 sivil kurum ile önemli sayıda bağımsız şahsiyetin de desteklediği 15 Temmuz Diyarbakır Çalıştayı ile oluşturuldu ve devam ediyor. Sizleri de bu kampanyayı dikkatlice izlemeye ve orada da propagandasını geliştirip bir parçası olmaya çağırıyoruz.

Bağımsızlık referandumu yüksek bir katılım ve evet ile çıkarsa (ki çıkacağına inanıyoruz)  bu durum başta Kuzey Kürdistan siyasetinde olmak üzere Kürdistan siyasetinde yeni gelişmelere yol açacaktır. Ülke de ve Yurtdışında buna hazır olmamız lazım. Vurgulamak istediğimiz Kuzeyde beş partinin sürdürdüğü bağımsızlık referandumu destekleme kampanyası önemli olup kamuoyu dikkatle takip etmektedir. Bu kampanya partiler arası birlikte çalışma ve yakınlaşmaya katkı koyacaktır. Yani Kürdistan siyasetini, sürecin dayattığı ulusal demokratik ittifaka biraz daha zorlayacaktır, zorlaması için de çaba harcayalım.

Türkiye iç siyaseti de önemli gelişmelere gebedir. AKP artık siyaseti taşımakta zorlanıyor, CHP alternatif olamıyor. Burada yaşanan bir tıkanma var. Güney Kürdistan ile Rojava üzerinden “eyvah etrafım Kürdistan ile çevrildi” korkusunun besleği iç gerilim ve yönelimler siyaseti daha çok geriyor ve kilitliyor.

Yoldaşlar, özetle Kürdistan siyasetinin bugünlerde gözü-kulağı-yüreği üç şeye odaklanmalıdır: Birincisi Güney Kürdistan bağımsızlık referandumu, ikincisi ise Türkiye’nin Rojava işgalini Efrin üzerinden sürdürme derinleştirme hazırlıkları ve üçüncüsü iç siyasal gelişmeler!

 

Yoldaşlar,

KKP/ÖSP Kürdistan’ın sosyalist siyaset seçeneğidir bunu güçlendireceğiz.

Gerek Kuzey Kürdistan siyasetinde tek komünist seçenek olmamızı, gerek Güney Kürdistan bağımsızlık referandumunun yol açacağı sonuçları, gerekse küresel olarak kapitalizmin ağırlaşan krizini dikkate alırsak, Kürdistan komünist hareketi olarak durumumuz daha da önem kazanır.

Durumumuzun bilinciyle, bizler ülke de sizler yurtdışında sağlam duracağız ve hedeflerimiz doğrultusunda kararlı yürüyeceğiz. O zaman başaracağız.

Rojava’dan gelen göçmen halkımız içerisinde varsa sosyalist/komünist damarla özel olarak ilgilenin. Biz burada sizler orada bu konuda, Efrin’li Ezet Mistefa yoldaşın yarım kalan çalışmasını ve de vasiyetini tamamlayalım. Ezet Mistefe yoldaş Efrin’de komünist hareketi örgütlerken yakalandığı ağır hastalık nedeniyle daha genç yaştan aramızdan ayrıldı ama onun kızıl bayrağını taşıyacak bir damar geride bıraktı biz onlarla ilişki içerisindeyiz. Sizinde Avrupa’da bulunan Rojava komünist damarıyla ilişkilenmeyi bilinçli bir yönelim olarak sürdürmenizi istiyor ve bekliyoruz.

Yoldaşlar ayrıca 25 Eylül Bağımsızlık referandumunda bir ÖSP/KKP heyeti olarak Güney Kürdistan’da olacağız. Hem referandum sürecinde kimi temaslarda bulanacağız hem de KKP-Güney ile görüşmelerimiz olacak. Eylül görüşmelerine Avrupa’dan da yoldaşlar gelecektir bu konuda görüş ve önerileriniz varsa gelecek yoldaşlar üzerinden bize iletebilirsiniz.

Yoldaşlar

Güney Kürdistan’a ikinci ziyaretimiz ise bir ay sonra Ekim devrimi yıldönümü nedeniyle KKP Güney’in düzenlediği ve iki gün sürecek Konferansa katılacağız. Konferansta birinci gün, Ortadoğu ve Kürdistan’da son durum ve ikinci gün dört parçada Kürdistan komünist hareketinin ilişkileri ele alınacak. Biz KKP/ÖSP olarak bu konferansın sadece katılımcısı olmayacağız aynı zamanda birlikte organize etmenin çabası içerisinde olacağız. Ki zaten Berlin’deki yoldaşlarımız şimdiden böyle davranarak görev üstlenmiş durumundalar. Bu Konferansın gündemi hakkında da görüş ve önerileriniz varsa yazılı iletin.

Yoldaşlar,

Partide örgütsel yeniden yapılanmaya ülkede ve yurtdışında giderken şunlara dikkat etmeliyiz.

Bu konuda iki önemli bağlayıcı belgemiz bulunuyor. Biri Haziran 2016 Genişletilmiş MYK kararları ki PM tarafından onaylanmıştır. Diğeri ise son Temmuz 2017 Parti Meclisi kararlarıdır. İkincisi birincisini tamamlayan ya da pratiğe uyarlayan nitelikte. Her iki belgeyi sürekli elinizin altında bulundurun ve kendi özelinizde nasıl hayata geçireceğinizi tartışın diye öneriyoruz. Yoldaşlar partide örgütsel yeniden yapılanmaya giderken sizleri şu noktaları önemsemeye ve uygun adımlar atmaya çağırıyoruz.

a – Kadro ve üye ayrımına gidilmelidir. Her parti üyesine geleceğin parti kadrosu gözüyle bakılsın ama buradan kalkarak her üye kadro olarak görülmesin, kadro olmada pratiğiyle kanıtlanmış bir politik ve örgütsel çalışma, pratik ölçü olarak mutlaka alınmalıdır.

Kadro az-çok ama mutlaka kendi yaşamını parti yaşamına uygun düzenleyen, partinin ideolojik-politik hattına da düşünsel ya da pratiğiyle katkılar yapan, parti yapısında tüzükle belirlenmiş görev ve sorumlulukla üstelenen… olarak görülmeli ve hazırlanmalı.

Birgün kararlı ikinci gün kararsız olanlar üzerinde asla bir yapı inşa etmeyin çünkü sizi ne zaman yarı yolda bırakacağı belli değildir.

Partiden hangi nedenle olursa olsun ayrılan ve bir süre sonra geri dönen kadro veya üyenin nedenle ayrıldığı ve neden geri döndüğüne ilişkin partide bir hafıza oluşturulmalıdır. Bu tür kadroların geçmişte mevkisi ne olursa olsun partide hemen önemli görevlere getirilmemeye özen gösterilmelidir. Bu konuda yaşanmış acı ve partiye zarar veren deneyimlerimiz var. Partinin bir ortak hafızası sadece bu tür gel-git yaşayan istikrarsız unsurlar için değil genelde partinin tüm kadroları için ortak hafıza oluşturulmalıdır.

b – Oluşturulacak yönetim kendi içinizde görev dağılımı yapmalı ve uygulamalı. Yoldaşlar demek istediğim yetki, görev ve sorumluluğu olmayan kadro bırakmayın. Hakeza görevi bulunmayan parti üyesi olmasın.

– İsviçre mali sorumlunuz mutlaka olmalıdır. Az-çok demeden mali disiplin ve denetim mutlaka sağlanmalı. İsviçre’de sağlarsanız bunun Avrupa ve Ülkede de takipçisi olursunuz.

c – Ayrışmalar bazen ilerletici olur ama elbette değerlendirebilinirse! Bazen kimi kadrolarla ayrışmak, ilerlemenin-büyümenin tetikleyicisi olabilir. Bu genel doğrudan kalkarak aklı ve düşüncesiyle başka partide ama gövdesiyle KKP/ÖSP’de olanlarla ayrışmak bizim için hayırlı olmuştur. Benzer duruşu olanlar halen varsa içimizde onlarla da yollarımızı dostça ayıralım, buyursunlar ait olduklara yapılara gitsinler orada siyaset yapsınlar. Bu konuda son ÖSP Parti Meclisi toplantısında sizlere dair alınan şu tutum önemlidir ve üzerinde tartışıp somutlaştırmalısınız.

“Avrupa’da bazı kadrolar yollarını bizimle ayırdılar. Bu ayrışma tamamlanmalıdır. “Biz ayrı partiyiz” diyenlerle yollarımızı net olarak ayırmalıyız.

ÖSP Parti Meclisi, Avrupa’da “adımız ayrı ama gövdemiz aynı, biz tek partiyiz” diyen yoldaşların Sonbaharda yapacakları Avrupa toplantısında (Kongresinde) alacakları karar ve belirleyecekleri yönelim önemlidir. Bizim önerimiz özetle şudur:

Avrupa’daki yoldaşlarımızı KKP Yedinci kongresinin aldığı karara sahip çıkarak hayata geçirmeye yani ÖSP’nin ülkede KKP’lileşmesi sürecinin politik ve örgütsel bir parçası olmayı sürdürme;

Şimdiden iki ayrı merkezi karar mekanizması yapılanmasına son vererek politik-örgütsel faaliyetleri tek merkezden sürdürme;

Ülke dışındaki faaliyetleri “Yurtdışı Komitesi” ya da Örgütü adı altında merkezileştirme …. yönünde karar almaya çağırıyoruz.”

d – Yoldaşlar siyaset yapacaksak mutlaka sokaklarda, basında, toplantılarda görünür olmamız lazım. Bu nedenle Toplantı sonrasında İsviçre etkinliklerinde nasıl görünür olacaksınız bunu tartışıp yönelim belirlemeniz gerekiyor.

e – “İki ve daha fazla yoldaşımızın olduğu her yerde düzenli aralıklarla ve gündemli resmi parti toplantıları yapılacaktır”  tutumu ile “Parti içi eğitim toplantıları düzenli aralıklarla sürdürülecektir” şeklindeki PM tutumunun da üzerinde durun yönelimler belirleyin diye öneriyoruz.

Kısacası Avrupa ve Ülke parti yapısında ne olmasını istiyorsanız onu kendiniz kararlaştırın ve hayata geçirin diye öneriyoruz.

Daha güçlü bir KKP/ÖSP için mücadeleye, örgütlenmeye!

ÖSP’nin, KKP’lileşmesi için kararlı yürüyelim! 13.08.2017

Yoldaşınız

 

Bir cevap yazın

E-posta hesabınız yayımlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir