4 Mayıs 1937’de başlayan ve devam eden Dersim Soykırımını ve sorumlularını 85. yılında da lanetliyoruz!
4 Mayıs 1937’de başlayan ve devam eden Dersim Soykırımını ve sorumlularını 85. yılında da lanetliyoruz! Soykırımda yaşamını yitirenlerin anıları önünde saygıyla eğiliyoruz!
Sömürgeci Türk egemenlik sisteminin; tek dil, tek din ve tek ulus yaratma adına soykırımdan geçirdiği Dersim halkının acılarını derinden hissediyoruz.
Osmanlı bakiyesinden yeni bir ‘Türk yurdu’ inşa etme sürecinde İttihatçılıkla başlayan, cumhuriyetle sürdürülen devlet geleneği ‘etnisite mühendisliği’ ile egemen oldukları alanları bir halklar mezarlığına dönüştürme süreci başlattı. Dersim soykırımı bu sürecin en önemli halkalarından birisidir.
Dersimdeki gerçeklikle ilgili dönemin başbakanı Erdoğan 23 Kasım 2011 tarihinde; “eğer devlet adına özür dilenecekse, böyle bir literatür varsa ben özür diliyorum” dedi. 3 yıl sonra CHP’li Sezgin Tanrıkulu partisi adına “Acı duyan herkesten, ölen her insandan, sürgün edilen her insandan CHP adına özür diliyorum” demişti. Ne var ki Erdoğan’ın ardı sıra CHP’den de gelen bu ‘özür’, bir bütün olarak devlet partisini oluşturan bu kesimlerce sürdürülen inkârcı ve tekçi politikalardan geri adım atmayı getirmedi.
Dersimli Kemal Kılıçdaroğlu “Irak’ın kuzeyinde yürütülen Pençe-Kilit operasyonunda dualarımız kahraman ordumuzla birlikte. Allah bu mübarek ayda, mehmetçiğimizin ayağına taş değdirmesin” diyerek, adeta Kürtlere dönük bu operasyonun amacına ulaşması konusunda AKP ve MHP’nin yanında durması bu ‘özürlerin’ içinin boş olduğunu gösterir.
Türk devletinin hala soykırımla yüzleşmekten kaçınmasını, Dersim halkının yaralarını sarıp sarmalaması yönünde adım atmamasını kınıyoruz. Dersim halkı; devletten içi boş sözlerin edilmesini değil somut adımların atılmasını bekliyor!
04.05.2022
Kürdistan Komünist Partisi-KKP
