Bu katliamda hayatını kaybedenlere rahmet, ailelerine ve yakınlarına baş sağlığı diliyoruz. Halkımızı katliamın sorumlularından, coğrafyamızı taşeron cumhuriyetine çeviren AKP’den hesap sormaya çağırıyoruz.
Kardeşler, İşçiler, Değerli Halkımız!
Coğrafyamızda rejime, devletleşmiş AKP hükümetine, devletin kullandığı her türden kimyasal bombalara, sokaklarımızda uygulanan zorbalığa, devletin tartışılmaz terörüne, halklarımız üzerinde defalarca denenen zulme karşı çok değerli halk isyanı genişleyerek devam ediyor.
Gündemin İstanbul-Taksim direnişinin üzerinde yoğunlaştığı, bu önemli zaman aralığında, dün Muğla’da bir işçi katliamına daha tanık olduk.
Muğla’nın Milas ilçesi, Güllük beldesinde Tepe-Akfen Holding bünyesindeki iş yerinde, iş güvenliğinden yoksun güvencesiz çalıştıkları için 7 işçi kardeşimiz maalesef katliamı aratmayacak bir ortamda hayatlarını kaybettiler.
AKP hükümetinin, 12 Eylül faşist darbesinden kendisine miras kalmış, sigortasız, sendikasız çalışma koşulları işçilerin canını almaya devam ediyor.
AKP iktidarı; 12 Eylül faşist darbesindeki çalışma koşullarından daha da ağırlaştırılmış çalışma koşullarında çalışmak demektir.
AKP hükümeti yönetiminde, iş kazaları değil iş cinayetleri rutin hale geldi.
AKP hükümeti ve onun yöneticileri halkımızı, halklarımızı ekmekle terbiye etmek denilen bir terbiyesizliği, ahlaki düşüklüğü alışkanlık yaptılar.
Faşist 12 Eylül darbesinin son mirasçısı AKP hükümeti döneminde; işçilerin, çalışanların örgütlenmesi, sendikalaşması önünde engeller çıkarıldığı için işçiler ve yoksul halkımız can güvenliğinden yoksun şartlara rıza gösteriyor.
Bu katliamın sorumlusu; AKP!
Kardeşler, İşçiler, Değerli Halkımız!
Devletleşmiş AKP döneminde her üretim birimi taşeron cumhuriyetine, yandaşlarına ihale edilen üretim birimlerine çevrildi.
İş güvencesi, insani çalışma koşulları bırakılmadı. Bu katliamın sorumlusu; yandaşlarıyla ortaklaştıkları rant ve yolsuzluk sisteminden sorumlu olan AKP hükümeti ve hükümetin başındaki yetkililerdir.
Hedefi şaşırtmayalım!
Biz sorumsuzlukları, işçi cinayetlerini, işçilerin iş güvencesinden yoksun olduklarından dolayı can kayıplarını ölüm değil katliam olarak algılıyoruz. Sorumlular bellidir. Devlet, halkımızdan vergileri, can ve mal güvenliğimiz için topluyor. Soruyoruz; nereye harcıyorsunuz?
Devlet ve AKP hükümeti halkımıza, işçi sınıfımıza karşı, taşeronlarla, ihalecilerle, rant ortaklarıyla yan yana saf tuttuğu için, fabrikadaki işçinin, tarladaki ırgatın, temizlikçi kadının can güvenliği kalmamıştır.
AKP hükümeti ve rejim akçeli karanlık ilişkilere girdiği için, rant ilişkilerinde açık, aleni bir şekilde ortaklaştıklarından dolayı işçiler sigortasız, sendikasız ve iş güvenliğinden yoksun çalışmak zorunda kalıyorlar.
İş cinayetlerinin, işçi katliamlarının hesabını başka yerde aramayacağız. Sorumlu AKP; onun yönetici, rantçı ekibidir.
Biliyoruz ki Taksim’de, Kızılay’da halkımıza bomba yağdıranlarla, TEPE-AKFEN işçi katliamı ve rutin olmuş iş katliamlarının sorumlusu aynı adrestir. Bu adres rejimle bütünleşmiş AKP hükümetidir.
Bu katliamda hayatını kaybedenlere rahmet, ailelerine ve yakınlarına baş sağlığı diliyoruz. Halkımızı katliamın sorumlularından, coğrafyamızı taşeron cumhuriyetine çeviren AKP’den hesap sormaya çağırıyoruz.
Özgürlük ve Sosyalizm Partisi
Genel Başkan Yardımcısı
HASAN FIRAT
