1955 yılının 6/7 Eylül’ünde İstanbul’da Rum halkımıza yaşatılan dikkatlice hazırlanmış amaçlı bir provokasyondur. Amacı ne olursa olsun yapılanı bir kez daha tarih önünde lanetliyor, yaşamını yitirenlerin aziz hatıralarının önünde bir kez daha saygıyla eğiliyoruz.

Türkiye’nin uluslaşma süreci tarihi utançlarla doludur. Yeni bir ulus yaratma adına bu toprakların asıl renkleri, kültürleri, yaşayan kadim halklarını önce asimile ederek eritme, eritemediğini de soykırımlarla yok etme siyaseti rejimin esas politikası olmuştur. Ermenilerle başlayan, Rumlarla, Süryanilerle devam eden ötekileştirme günümüzde çözülmeyen Kürt meselesiyle devam etmektedir.

1955 yılının 6/7 Eylül’ünde İstanbul’da Rum halkımıza yaşatılan dikkatlice hazırlanmış amaçlı bir provokasyondur. Amacı ne olursa olsun yapılanı bir kez daha tarih önünde lanetliyor, yaşamını yitirenlerin aziz hatıralarının önünde bir kez daha saygıyla eğiliyoruz.

Olaylardan günler önce camilerde halk Rumlara karşı kışkırtılır. Rum ev ve dükkânları haftalarca öncesinden sistemli bir şekilde tespit edilir. Tahripler sırasında kullanılan binlerce balta, kazma, kürek hazırlanması sonrasında “Atatürk’ün evi bombalandı” yalanı üzerinden devlet tarafından örgütlenen yağmacılar tarafından Hıristiyan halklara ait binlerce ev ve iş yeri yakılarak talan edilmiş, onlarca kişi öldürülüp, yüzlerce kişi tecavüze uğramıştır.

Olaylardan sonra her zamanki gibi sıkıyönetim ilan edilip sorumlu olarak komünistler gösterilerek asıl fail gizlenmeye çalışılmasına rağmen, sonrasında, devletin değişik kademelerinde yer alan o dönemin başbakanından, özel harp dairesinin muhteşem örgütlenmesi olduğunu övünerek söyleyen generaline kadar ki söylemlerin ışığında olayların merkezinde bizatihi devletin organize davrandığı açığa çıkmıştır.

Devletin bu organize davranışının nedeni sadece asimile etme, edemediğini soykırımlarla göçe zorlamak değil, aynı zamanda hedef Rumların mallarına – mülklerine el koymaktır .

Ötekileştirme siyaseti bağlamında rejim güçlerinin sömürge yönetme pratiği olan “birlik ve beraberliğe ihtiyacımız olduğu şu günlerde” şeklindeki sahtekârca çağrılarla “sorun çıkarmayan makbul”ler yaratma çabasını itibar etmeyeceğini inandığımız halklarımız bunları boşa çıkartarak sayısız 6/7 Eylülleri unutmayacaktır.

Kürdistan Komünist Partisi – KKP

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir