Dündü ve Kürt Hesso yoldaşların huzurundaydık!

Dün akşam ÖSP heyeti olarak önce Besni merkeze uğrayıp bazı yoldaşlarla görüştük.  Oradan da daha önceden kararlaştırdığımız gibi Şaş yoldaşın köyüne gittik. Daha köye çıkarken bile yolda arabanın penceresi açılınca rahatlamaya başlamıştık. Köye varır varmaz “oh be dünya varmış” dedik hep birlikte.  Şerife yoldaşı epeydir görmemiştik hal hatırdan sonra kısa bir siyasi sohbet ettık.

Sabah erken Akpınar köyüne Kel (Güner Dursun) yoldaşın evine gittik. Orada Adıyaman’da gelecek yoldaşlarla birlikte kahvaltı yapıp Tilkiler ve Karalar köylerine gidecektik. Kel yoldaşla epeyce konuştuk özellik Parti Meclisinin, parti adının Kürdistan Komünist partisi yapılması dahil kararlarını ve darbe girişimi sonrası yaşananları konuştuk. Yeni çıkan ÖSP tanıtım broşürü  ve Emek Komisyonu bildirisi bırakıldı, ayrıldık. Gölbaşı’ndan Adıyaman İl başkanı ve İl Yürütme üyesi yoldaşları da alarak doğuş yerimiz Karalar köyüne doğru yola çıktık.

Önce Tilkiler köyüne Kazım yoldaşların mezrasına gittik üzüm topluyorlardı. Huri yoldaş epeyce yaşlanmıştı kucaklaştık kısa bir sohbetten sonra arabaları oradan bırakıp Kazım yoldaşın minibüsü ile Karalar’a hareket ettik zira bizi bekleyen Gülizar yoldaş sıkça “nerede  kaldınız” diye baskılıyordu.

Vardık Karalar’a! Kuruluş kongremizin yapıldığı Köye!

Gülizar yoldaş dışarıda bekliyordu bizi.  Kucaklaştık, ne kucaklaşma ama! Önce “neredesiniz yoldaşlar” sorusuyla başlayıp eleştirilerini peş peşe sıraladı. Ardından tüm yoldaşlarla uzun bir bilgilendirme, sohbet karışımı görüşmemiz oldu.  Kısa süre içinde tekrardan görüşmemiz gerektiğinin altı sıkı sıkıya çizildikten sonra, Dündü ve Hesso Türkmen yoldaşların mezarlarını ziyaret edip manevi huzurlarında saygı duruşunda bulunacaktık.

Mayıs 1980’de gerçekleşen Kuruluş kongremize o bölge halkının özelde de Karalar halkının büyük emeği vardı. Kadını, erkeği, genciyle köy halkı bir bütün olarak yasadışı yapılan kongrenin; ya nöbetçisiydi ya kongre hazırlık sürecinin bir parçasıydılar. Ama bir aile vardı ki kongre evlerinde yapılıyordu. O aile Dündü ve Hesso yoldaşlardı. Hem Kongre sürecinde hem de Kongre sonrası süreçte ağır bedeller ödeyeceklerdi. Kongre üzerinde aylar geçmeden 12 Eylül 1980 faşist darbesi gerçekleşmiş ve herkes gibi partimize de ağır saldırılar başlamıştı.

Adıyaman operasyonları sürecinde gözaltına alınan yüzlerce partiliden biri olan Hesso yoldaş en ağır işkence gören yoldaşlardan biri olacaktı. Çünkü Kongrenin Hesso’nun evinde yapıldığını biliyordu ama ayları bulan onca işkenceye rağmen Hesso yoldaş susmuştu! Bu tutum işkencecileri çıldırtmıştı dolaysısıyla daha fazla işkenceye yönelmişlerdi.

Hesso yoldaş cezaevinden çıktıktan kısa süre sonra kanserden yaşamını yitirdi. Sonra da dündü yolda sorularla yüklü bir traktör kazasında yaşamını yitirecekti!

Mezar taşlarına bile saldırdılar!

İşte yan yana yatan bu iki yoldaşın manevi huzurundaydık. Belki kırık dökük mezarlarına bakıp “neden bu değerli yoldaşların mezarları yapılmadı şimdiye kadar” denilebilir. Mezarları yapıldı ancak rejimin militarist güçlerinin saldırısıyla tahrip edildi. Tekrar yapıldı yine saldırıya uğradı, tahrip edildi. Yanı mezarda da rahat bırakılmayan yoldaşlarımızın manevi huzurunda saygı duruşuna durduk! Halkımızın ulusal özgürlük ve sosyalizm mücadelesinde Dündü ve Hesso yoldaşları her zaman yaşatacağımızı dile getirdik, kısa sürede tekrar buluşmak üzere ayrıldık. Ortak gözlemimiz, bölgeye daha sık gitmemiz gerekiyor. 20.08.2016

IMG_0380 IMG_0387

 

 

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir